İş sağlığı ve güvenliği nedir: 1800’lü yıllarda Orta Avrupa’da ortaya çıkan Sanayi devrimi ile dünya düzeni yeniden kurgulandı. İnsan gücü ile atölyelerde üretilen ürünler artık makine ve buhar gücü sayesinde fabrikalarda seri şekilde üretilmeye devam etti. Ortaya çıkan soru ”Makineler, İnsan gücünü ortadan kaldıracak mı?” oldu.
Değişen ve Sürekli Gelişen sanayi ile iş dünyası makine merkezli bir alan olarak düşünüldü. Ancak 20. yüzyılda görüldü ki insansız bir iş hayatı mümkün değil. Makine ve ekipmanlar sadece belirli işlemleri basit indirgiyor, ancak insansız onlarda bir hiç. Artık insan ve makineler birlikte üretiyor, birlikte gelişiyor. Tüm bu teknik gelişimler, teknik bilgiye sahip kalifiye çalışan ile birlikte makineler çalışma ortamını paylaştı. Belirli hareketler ile çalışan ekipmanların; düşmesi, patlaması, sıkıştırması, kesmesi gibi faktörler insanları tehdit eden birer risk halini aldı. İşte tam bu noktada iş sağlığı ve güvenliği uygulamaları devreye girdi.
Kalifiye insan gücünün kaybını önlemek amacıyla geliştirilen iş sağlığı ve güvenliği uygulamaları dünya da 20. yüzyılda başlamıştır. İngiltere de ortaya çıktığı bilinen ilk kanun 1848 yılında yayınlanmıştır. İş Sağlığı Güvenliğinin doğduğu ülke olan İngiltere’de İSG’ye dair standartları ortaya koyan BSİ (British Standards İnstitute) kurumu Dünyada var olan standartları halen geliştirmektedir. İngiltere ve Avrupa Birliği ülkelerinin iş sağlığı güvenliği için başucu bilgileri içeren standartları BSİ üretmektedir.
Türkiye’de 1999 yılında gerçekleştirilen 12. Avrupa Konseyi Helsinki de gerçekleşmiştir. Zirvede Avrupa Birliğine Aday Ülkelere uygulanan kriterler ortaya koyulmuş ve ülkemize sunulmuştur. İş Hayatının, insani bir şekilde yönetilmesi açısından daha güncel bir iş kanunu bizden talep edilmiştir. Böylelikle 2004 yılında 4857 sayılı İş Kanunu yayınlandı. İş Sağlığı Güvenliği Uygulamalarının bazıları 4857 sayılı kanuna bağlı olan İSG Tüzüğü ile hayatımızda yer buldu. Ancak değişen dünyaya ayak uydurabilmesi, çalışanların iş hayatındaki kayıplarını minimuma düşürebilmesi ve reel hayatta uygulamaları olan bir kanun 2012 yılında çıkarılmıştır. 6331 sayılı İş Sağlığı Güvenliği Kanunu bu şekilde hayatımıza girmiş oldu.
8 geçici madde ve toplamda 38 maddeden oluşan 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu, iş yerlerinin tehlike sınıflarına (Yapılan işe göre) göre bazı uygulamaları zorunlu tutmuştur. Ortak zorunluluklardan bazıları, Topraklama ölçümleri ve elektrik tesisatı onay raporu, Ortam ölçümleri ve Kişisel Maruziyet Ölçümleri, İş Ekipmanlarının Periyodik Bakım ve Kontrolleri, İş Güvenliği Uzmanı ve İşyeri Hekimi Uygulamaları v.b.’dir.
Tehlikeli ve Çok Tehlikeli sınıfta yer alan her şirket OSGB hizmeti veya bireysel İSG Hizmeti almak zorundadır. Bu hizmetlerin İsg-Katip sisteminde sözleşmeye dayandırılma zorunluluğu mevcuttur. Hizmet almak için hemen tıklayın Teklif Alın.